+90 (216) 467 42 26 info@ersinulkur.com

En önemli iletişim aracımız olan yüzümüzü günlük yaşamımızda çok fazla kullanırız. Yüzün anatomisi de aslında bu ağır görevi üstesinden gelecek şekildedir. Yüzde mimiklerimizi oluşturabilmek için yapılar çok ince ve sinirlenmesi yani inervasyonu çok fazladır. Böylelikle en ince kaslar ayrı ayrı siniri alıp bağımsız çalışabilir. Bu ağır iş yükü altında da zamana karşı en çok etkilenen yerlerimizin başında gelir yüzümüz. Bir diğer yönü de devamlı ayna karşısında baktığımız ve karşı taraftan devamlı inceleme altında olan yerimiz yüzümüzde oluşan yaşlanma etkileri daha erken dikkati çeker.

Göz ve göz etrafı bu yaşlanma etkilerinden en fazla etkilenen yerlerdendir. Bu kısımla ilgili yorumlarımı göz estetiği kısmında bulabilirsiniz.

Göz alt kısmı orta yüz ve ağız çevresi alt yüz yaşlanma duygusunu fazlaca yaşadığımız yerlerdir. Burun kenarları ve göz altı olan orta yüzde sarkma ile nazolabial oluklar dediğimiz burun kenarından ağız köşesine uzanan oluklar derinleşir. Göz altında torbalanma, oluklaşma (göz yaşı oluğu deformitesi- tear through deformity), elmacık kemiklerinde yastıkçık oluşumları (malar festoon) görülür. Bu bölgedeki sorunlar orta yüz germe denen operasyon ile düzeltilebilir. Bunu bir alt göz kapağı estetiği kesisinde kullandığımız alt göz kapağı kesisi ile yapabileceğimiz gibi elmacık kemiği bölgesinde de germe istersek şakak bölgesinden de kesi yapmamız gerekir. Sadece orta yüze bir müdahale yapacak isek bunu endoskopik yolla yapabiliriz.

Ben burada daha çok klasik yüz germe dediğimiz kulak etrafında kesiler yaparak yapılan yüz germeden bahsedeceğim.

Yüz germe ameliyatı aslında onlarca sene önce yapılagelmektedir, fakat son zamanlarda gelişme gösterdiği için daha sık uygulanır. Ben kompozit yüz germe dediğimiz cildi çok fazla kaldırmadan yüzün sarkmış olan kısımlarını etkin bir şekilde geren yöntemi tercih ediyorum. Bu yolla ciltte dolaşım sorunlarına hemen hemen hiç karşılaşmıyorum ve ameliyat sonrası hastam için daha kolay geçiyor. Belli bir mesafeye kadar yüzün cildini kaldırdıktan sonra yüzde bulunan potansiyel boşlukları kullanarak yüzün destek dokusunun altına girilir. Kalıcı dikişlerle yüzü yan tarafa doğru gererek rüzgar tüneline girmiş görüntüsüne neden olmadan daha çok dikey yönde harketlendirerek aşağı kaymış dokuları olması gereken yerlere iade ederiz. Klinik sonuçları açısından da etki süresi daha fazla olmaktadır.

Aslında konuyla ilgili bazı terim karmaşası mevcut. Yüz germeler mini ve tam yüz germe olarak ayrılabiliyor. Mini tabirine pek katılmıyorum, çünkü klasik tam yüz germede yüzün cildini ağız köşesine kadar kaldırıp cilt altındaki destek dokusu ayrı cilt ayrı gerilir. Mini yüz germede ise kulak önünden kesi ile cilt çok az miktarda kaldırılıp yüz destek dokusuna geren dikişler konup üzerine cilt yayılır. Ama benim uyguladığım yüntemde ise mini germe kadar cilt kaldırılıp derin dokulara girildiği için mini kadar az kesi ile klasik yöntem kadar veya daha fazla germe etkisi sağlayabiliyoruz.

Kendi uyguladığım yüz germelerinde orta yüz ve alt yüz rahatlıkla tedavi edilirken kaş bölgesi ve alın bölgesi istenirse yüz germeye eklenebilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Yüz germe ile yüzümüzün her bölgesi tedavi edilebilir mi?
Yüz germe ile yüzümün sonraki hali nasıl olacak?
Yüz germe ile boynum da etkilenecek mi?
Yüz germe ile izlerim nerelerde olacak?